Üniversite eğitiminde adalet ve seramik okuyan Feyruz Barış, hayatının akışını değiştiren yolculuğunu mikrofonla tanışarak keşfetti. Kendi seramik atölyesinde sanatla uğraşırken arkadaşlarının ısrarıyla sahneye adım atan Barış, müzik eğitimine duyduğu tutku sayesinde kulağını ve solfej bilgisini geliştirdi.
Her sahnede farklı tarzlara hayat vererek repertuarını zenginleştiren sanatçı, bugün opera sanatçılarından aldığı özel derslerle müziğine yeni bir boyut katıyor. Çocukluğundan beri müziği hayatının merkezine koyduğunu anlatan Barış, “Evde temizlik yaparken de, yolda yürürken de, odamda kendi konserlerimi verirken de müzik hep benimleydi” diyor.
İlk klibi “Roman Havası” ile müzikseverlerin karşısına çıkan Feyruz Barış, sonraki şarkılarında ise kalbinin derinliklerinden süzülen acıları, tutkuları ve aşkı notalara döktü. “Beni besleyen şey aşk ve tutku. Sahneye çıktığımda bütün dünya susuyor, ben özgür bir kuş gibi hissediyorum” sözleriyle de müzikle kurduğu güçlü bağı özetliyor.